SKAL INTERNATIONAL ANKARA Kulübünün Geleneksel Kasım ayı yemekli toplantısı Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki'nin daveti üzerine Ulucanlar Cezaevi Müzesi Kadınlar Koğuşu Restaurantında ve ardından yapılan Hamamönünü gezisi ile gerçekleştirildi.
Yemeğe geçilmeden önce düzenlenen Ulucanlar cezaevi gezisi gerçekten görülmeğe değerdi.
Ulucanlar Merkez Kapalı Cezaevi, Ulus tarihi kent merkezinin kıyısında, Ankara Kalesi’nin doğusunda bulunan bir tepe üzerinde yer alıyor. Konumu sebebiyle gerek Ankara Kalesi ve tarihi kent merkezi ile gerekse yeni kent ile güçlü bir görsel bağa sahip.
Cezaevi Müzesi Müdürü Zübeyde Karala’dan aldığım bilgilere göre; Ulucanlar 1924 Lörcher Ankara Eski şehir planına göre, bugünkü alanda konumlandırılmış. Özellikle etrafında tarla ve sürülebilecek alanlar olduğu için, mahkûmların ıslahına yardımcı olabileceği düşünülerek bu alan seçilmiş. Ek yapılar ile cezaevi büyütülmüş. 1925 yılında içişleri bakanlığınca “Umumi Hapishane” olarak inşa ettirilmiş. Cezaevi Müzesi Müdürü Zübeyde Karala - Derya Duysak
Ulucanlar cezaevinin konumlandığı tepenin, Cumhuriyet dönemi öncesinde mezarlık alanı olarak kullanıldığı belirtilmekte. Bu durum Fransız gezgin Piton de Tournefert’in 1717 tarihli gravüründe izlenebilmekte. İlk adı Mülkiye Hapishanesi , daha sonraları ise Cebeci Tevkifhanesi , Ankara Merkez Kapalı Cezaevi ve en sonda Ulucanlar Cezaevi adını almış.
Cezaevinin Kapalı kısmı Ağustos 2006 tarihinde Sincan’a taşınmış. 12 Şubat 2008 tarihinde, Ulucanlar Merkez Kapalı Cezaevi’nin Adalet Bakanlığı’na ait olan tahsisi kaldırılmış ve taşınmazın müze ve film stüdyosu olarak, kalan kısmının ise sosyal ve kültürel amaçlara hizmet edilerek kullanılması kaydıyla Altındağ Belediye’sine tahsis edilmesinin ardından tüm alan ve buradaki yapıların bazıları Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu tarafından “korunması gereken yapı”olarak tescil edilmiş..
Altındağ Belediye Başkanı Sayın Veysel Tiryaki, 2009 yılında başlattığı restorasyon çalışmalarını tamamladıktan sonra tarihi önemi olan tüm yapıları aynen koruyup burayı tam anlamıyla yaşayan bir müze olarak ziyaretçiye açılmasını sağlamış. Müze’de etkilenmemek mümkün değil, o zamanlarda yaşamış insanların ruh halleri ile burada ne kadar yaşanabilir diye düşünerek hissetmeye çalıştım.
Mahzenler karanlık ve küçük, böceklerle soğuk taş duvarlar inanılmaz ruh halinizi etkiliyor. Gezerken bir çok soru sordum. Anlatılan hikayeleri müze müdürümüz ile ilgili röportaj da sizlere iletmeye çalışacağım. Koğuşları gezerken çalan müzikler, avlular arasındaki geçişler, duvarda yazılan o döneme ait mahkumların yazılar. Mahkumların görüşmelerini gerçekleştirdikleri yerleri mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Necip Fazıl Kısakürek, Nazım Hikmet Ran, Bülent Ecevit, Yılmaz Güney, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Cüneyt Arcayürek, Fakir Baykurt, Muhsin Yazıcıoğlu, Talat Aydemir, Fethi Gürcan, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan, Mustafa Pehlivanoğlu, Fikri Arıkan, Ali Bülent Orkan Ulucanlar cezaevinde kalan mahkumlardan bir kaçı.
Bir saatlik gezimizin ardından Altındağ belediye başkanımız Veysel Tiryaki bey’in davetiyle verilen “Kadınlar Koğuşu” restaurantın da ki Skal International Ankara yemeği Başkan Aykut Pekcan’ın konuşmasıyla devam etti.
Skal International Ankara Kulübü Başkanı Aykut Pekcan yemekli toplantıdan önce yaptığı konuşmada; Altındağ Belediyesi Başkanı Veysel Tiryaki’ye ve Belediye Başkan Yardımcısı Yunus Keleş bey’e , bu ayki toplantının Ulucanlar cezaevinde gerçekleştirilmesi ve Hamamönü’nde düzenlenen geziyle ağırlamalarından dolayı teşekkürlerini sundu. Başkan Pekcan; “Bir enkazdan nasıl cazibe merkezi yaratılacağının en güzel örneklerini bugün burada gördük. Yapılan tüm çalışmalar çok başarılı. Batılı ülkelerde, turizm adına en çok önemsenen mekanlar bu tür yerler. Biz dernek üyeleri olarak Ankara’nın bu önemli mekanlarına daha çok turist çekmek için gayret gösteriyoruz. Çünkü Ankara’da turizm adına büyük potansiyel var. Başkan Veysel Tiryaki bu potansiyellerden bir kaçını gün ışığına çıkardı. Dernek üyelerimize de buraları görme ve tanıma imkanı sundu. Kendisine bu davetten dolayı teşekkür ediyoruz. İlerleyen günlerde bu bölgeleri daha sık ziyaret edeceğiz ve neler yapılması gerektiğini konuşacağız” dedi. Ayrıca bundan böyle yapılacak olan geleneksel toplantılarının Ankara’nın tarihini anlatan mekanlarda gerçekleştireceklerini söyleyerek Belediye Başkan Yardımcısı Yunus Keleş bey’i kürsiye davet etti.
Altındağ Belediye Başkan Yardımcısı Yunus Keleş öncelikle Skal International Ankara üyelerini misafir etmekten dolayı memnun olduklarını ve Ankara’nın tarihi tanıtımı için tüm belediye olarak desteklerini vereceklerini bildirdi. Keleş; “Altındağ’daki tarihi yapılar Ankara’nın kimliğinin en önemli unsurdur. Ankara’nın en eski yerleşim bölgesi olan bu yerler Ankara’nın ilk yerleşim çekirdeği. Altındağ kente kimliğini veren tarihtir ve Ankara için vazgeçilmezdir. Altındağ belediyesi olarak 2004 yılından beri pek çok ilke imza atıyoruz. Bu ilklerden biride restorasyon çalışmaları. Hamamönü’ nde Ankara kalesi civarında komple iki mahallenin restorasyonu bitirildi. Bugüne kadar 300 civarında yapının restorasyonu tamamlandı fakat farklı sokaklarda sağlıklaştırma çalışmaları sürüyor. Altındağ belediyesi olarak üstümüze düşen sorumluluğun farkındayız .
Hamamönü bölgesinde bulunan Dutlu, İnci, Fırın, İnanlı, Mehmet Akif Ersoy Parkı ve Sarıkadı sokağındaki çalışmalar tamamlandı. Bu çalışmaların bitirilmesi ile birlikte Hamamönünde turistik bir hareketlilik başladı. Ankara da bir çok mekanlar var, ama burasını tarihi kültür açısından yeni bir yaşam heyecanı ile yeni bir yaşam beldesi oluşturmak amacındayız. Bugüne kadar 250 yapının tadilatı bitirildi 70 evin restorasyonu devam ediyor. Aşama aşama devam ediyoruz. Sakarya mahallesi devasa binaların olduğu yerde devam ediyor. Belediyemiz bu çalışmaları kendi bütçesi ile devam ettirmeye çalışıyor Hamamönü kısa bir süre sonra Ankara için vazgeçilmez bir mekan olacaktır” dedi.
Skal International Ankara Kulübü toplantısına katılan ve konuşma yapan Ankara ve Ankaralıları Tanıtma Vakfı Başkanı Halil Şıvgın ise; Ankara da bir süre önce başlatılan Ankara’yı tanıtma konusunda, belediyeler, kaymakamlıklar, ticaret odası, sanayi odası, sivil toplum örgütleri ve turizm bakanlığının özellikle kültür turizm müdürlüğünün yoğun çalışmaları ile başlattığı Kültür ve Turizm etkinliği altında kararlar alınıyor. Bu kararlardan birisi de Ankara’nın tanıtılmasıydı. Ankara’nın tanıtılması için sayın valimiz bir vakıf kuralım dedi. Bizde Ankaralılar vakfı olarak sayın valimize bu görevin tamamını üsteleneceğimizi bildirdik. Sayın valimiz bunu uygun buldu ama bir şart koştu dedi ki! Ankaralılar vakfının ismine kaleyi tanıtmayı ilave edelim. Tabi bir vakfa isim değişikliği olağanüstü güçtür. Kurula bunu sunduk ve kurulda bunu uyguladı ve Ankaralılar Vakfı, Ankara ve Ankaralıları Tanıtma Vakfı oldu.
Şu an belediyelerimizde, bütün Ankara’daki kuruluşlar ile ortak çalışmalar yapılıyor. Zaman içersinde çok daha net hale gelecektir. Kalkınma ajansımıza iki teklif sunduk. Bunlardan birisini Ticaret odamız ile ortaklaşa sunduk diğerini de vakıf olarak sunduk. Ticaret odasına sunduğumuz proje, Ankara da çok ciddi bir network kurularak bütün kurumların bundan yararlanması ve modüler sistem sağlanması. Yurtdışından veya Türkiye’den herhangi bir kişi Ankara’ya gelmek istiyorsa herkes oluşturacağımız network üzerinden buna ulaşarak tüm isteklerini çözmüş olarak gelecek.
Bu işi gönüllü insanlarla yürüteceğiz. Bu konuda daha çok projemiz var. Bunlardan bir diğeri de Ankara Mutfağı … Turizmin en önemli unsuru mutfaktır. Vakfın bulunduğu yerde bir restoranımız var bunun bir bölümünü Ankara mutfağına sunacağız yetişebilirse Atatürk’ün Ankara’ya geliş tarihi olan 27 Aralıkta mutfak ile ilgili bir tanıtım yapacağız bu konuda İl Kültür Turizm Müdürümüz Doğan Acar’ın büyük katkıları var” diyerek konuşmasını sona erdirerek katılan üyelere teşekkür etti.
Ulucanlar cezaevinde yenilen öğlen yemeğinin ardından Skal International Ankara üyeleri Altındağ Belediye Başkan Yardımcısı Yunus keleş ve Ankaralılar Kaleyi Tanıtma Vakfı Müdürü Halil Şıvgın ile birlikte Hamamönünü gezisi gerçekleştirdiler.
Tarihi Ankara evleri farklı sanat dalları ile uğraşan sanatçılara tahsis edilmiş. Onlarca sanatçı burada hem ürünlerini sergileme ve satma imkanı buluyor. Kaybolmaya yüz tutmuş pek çok sanat dalı bu bölgede yaşatılıyor.
Sanat sokağında resim ebru, hat, cam, vitray, seramik kukla ,deri keçe boyamacılığı pek çok sanat dalı ile uğraşan onlarca sanatçılar için hem üretim hem sergileme emde satış yapma imkanı sağlıyor. Skal üyeleri Altındağ Belediyesi başkanı Veysel Tiryaki ve başkan yardımcısı Yunus Keleş beyin davetlisi olarak tarihi kabakçı konağında çay içtiler.
Konak 1900’lü yılların başında inşa edilmiş. Ve 1930 yılında Kabakçı ailesi tarafından satın alınmış 1970 yılında ailenin taşınmasıyla birlikte uzun yıllar kiraya verilmiş. Hamamönü’ndeki restorasyon çalışmalarının başlamasının ardından konak Altındağ belediyesi tarafından restore edilmiş.
Altındağ belediyesi tarafından restore edilen tarihi Kabakçı konağı şimdilerde “Hamamönü söyleşilerine ev sahipliği yapıyor. 2009 Aralık ayından beri kültür , sanat ve tarih söyleşilerinin yapıldığı, şiirlerin okunduğu , hoş sohbetlerin gerçekleştirildiği Tarihi kabakçı konağı birbirinden ünlü sanatçıları ağırlıyor.
Sevgiyle kalın...
Derya DUYSAK